Otomotiv dünyasında hızlı değişimler yaşanıyor. Elektrikli araçlar her geçen gün daha fazla tercih edilirken, üreticiler ve tüketiciler yeni bir döneme uyum sağlamaya çalışıyor. Bu süreçte en önemli soru, elektrikli araç teknolojisinin nereye evrileceği. Çinli batarya devi CATL'nin 1500 kilometre menzilli ve 5 dakikada 520 kilometre şarj olabilen bataryalar geliştirdiğini duyurmasıyla bu soru daha da önem kazanıyor. Bu gelişme, sektörün geleceğini derinden etkileyecek gibi görünüyor. Ancak, bu teknolojinin yaygınlaşması için gereken altyapı yatırımları da göz ardı edilmemeli. Ülkemizde otomotiv sektörünün önde gelen isimlerinden Hakan Doğu ile bu konuyu konuştuk.
Piller Gelişiyor, Altyapı Ne Durumda?
Doğu, pil teknolojilerindeki gelişmelerin sürpriz olmadığını, ancak fiyatların düşmesi ve performansın artmasının önemli olduğunu belirtiyor. Lityum batarya fiyatlarının %10 düşmesi durumunda, elektrikli araç üretim maliyetinin içten yanmalı araçlarla eşitleneceğini söylüyor. 3-4 yıl önce elektrikli araç üretiminin %40 daha pahalı olduğunu hatırlatan Doğu, pil teknolojilerindeki ilerlemenin şarj altyapısı yatırımlarıyla eş zamanlı olması gerektiğini vurguluyor. Akti halde, bu yeniliklerin büyük bir anlam ifade etmeyeceğini belirtiyor. Şu anki durum, pil teknolojileri ile altyapı yatırımları arasında büyük bir fark olduğunu gösteriyor. Bu nedenle, altyapı yatırımları pil teknolojilerindeki gelişmeleri desteklemeli ve hızlı bir şekilde ilerlemelidir. Aktif olarak altyapıya yatırım yapmayan ülkeler bu gelişmelerden geri kalacaktır.
Hızlı Gelişmeler Sektöre Zarar Verebilir
Hakan Doğu, sektördeki hızlı gelişmelerin bazı oyuncular için çok zorlayıcı olacağını belirtiyor. Otomotiv dünyasının bu hızdaki gelişmeye alışık olmadığını belirterek, mevcut birçok üreticinin elektrikli araçlardan yeterince kar elde edemediğini vurguluyor. Bu durum, piyasadaki rekabeti kızıştıracak ve birçok firmanın zor durumda kalmasına neden olabilir. İkinci el elektrikli araç değer kayıplarının da tüketiciler için endişe verici bir faktör olduğunu belirtiyor. Bu nedenle, dengeli ve sürdürülebilir bir gelişme stratejisi hayati önem taşımaktadır. Sektördeki oyuncular, hem teknolojik gelişmeleri yakalamak hem de finansal sürdürülebilirliği sağlamak için stratejilerini yeniden gözden geçirmelidir.
Çin'in Baskınlığı ve Avrupa'nın Kararsızlığı
Otomotiv sektöründe Çin'in öncü rolü dikkat çekiyor. Çin sadece elektrikli araç üretimi değil, aynı zamanda batarya teknolojisi alanında da büyük bir güç haline geldi. Hakan Doğu, yakın gelecekte Çin'in bu konumunu tehdit edebilecek başka bir ülkenin bulunmadığını söylüyor. Tesla ve çok az sayıda Batılı marka hariç, neredeyse hiç kimsenin elektrikli araç işinden kar elde edemediğini belirtiyor. Bu durum, Avrupa ve ABD'de hibrit araçlara olan talebin devam etmesinin sebeplerinden biri. Avrupa'da daha önce elektrikli araçları desteklemek için getirilen düzenlemeler şimdi sorgulanmaya başlandı bile. Avrupa üreticileri, politikacıların bu düzenlemeleri gevşetmesini talep ediyor. TOGG gibi Türk markaları da bu durumdan etkileniyor ve belki de içten yanmalı motor teknolojilerini geliştirmeleri gerekebilir.